Tanışma Sanatı

Tanıma ve tanışma, insanî bir değerdir. Tanışmadan konuşma olmaz, zira söz emanettir. Kime, hangi konuyu, hangi seviyeden anlatacağımızı tanışma ile belirleyebiliriz. Lisan manasındaki dil nimeti, sadece insanlığa bahşedilmiştir. Yanımızda bulunan insanlara bir merhaba ve selamı çok görmemeliyiz. İletişim, uygunluk durumuna göre tanışmayla taçlandırılabilir.

Tanışarak paylaşımda bulunmak daha sağlam iletişim zemini oluşturur. Bir meclisi belli bir süre paylaşacağınız kişiler ile tanışarak iletişime geçebilirsiniz. “Tanışmanın bereketi” dediğimiz bu husus, bazen sağlam bilgi paylaşımına da dönüşebilmektedir.

“Tanışmadan, konuşma olmaz.” Birçok farklı mecliste uyguladığım bu prensibi okuyucularımla da paylaşma vakti geldi diye düşünüyorum. Verimli iletişim için tanışma asgari gerekliliktir.

Sosyal medyaya rağmen, toplumumuzda fiili iletişim kanallarımız gittikçe tıkanır hale gelmektedir. İletişim çağında insanlar sevgisizlik, değersizlik ve ilgisizlikten şikâyet etmektedirler. Çokları birinci derece iletişim halinde olduğu insanlar ile dürüst iletişim kuramazken, internet ve cep telefonları gibi vasıtalarla farklı ve hayali kahramanlar edinerek faydasız bir özenti ile kendilerine yazık edebilmektedirler.

İletişim, sosyal bir varlık olan insanın en temel ihtiyaçlarındandır. Tarihte olduğu gibi günümüz hayatında da verimli iletişim başarı için kaçınılmazdır.

Üç vasıflı tanışma ve iletişim, “en değerli kişi, o an beraber bulunduğunuz kişidir” anlayışından kaynaklanmaktadır. Eğer o kişinin değerli olmadığını düşünüyorsanız, bir an önce zorunlu işinizi tamamlayarak bir başka noktaya geçiniz.

Üç vasıflı tanışma; 1- isim soy isim, 2- meslek; nerede, ne iş yaparsınız ve 3- memleket; nerelisiniz? başlıklarını taşır. Bunların her birinin açılımı vardır. Bilirsiniz yabancılar elini uzatırken ismini söyler, bunu filmlerde görmüşsünüzdür. Karşılık olarak muhatap da ismini söyler. İletişim ve tanışma, sağlam bir zemine oturmuş olur.

Bir yanıt yazın