Taziye, Çaresizlik ve İbret

Milletimizin başı sağ olsun, çok önemli bir dava adamını ve beraberindekileri kaybettik.
Hayatını, ebedi hayata sermaye yapabilenlerin ölümü, aşıkın maşukuna (sevenin sevdiğine) kavuşması gibidir. Allah’dan geldik, O’na döneceğiz. (İnnâ lillah ve inna ileyhi raciûn).
Bazen çaresizlik ve imkansızlık insana acziyetini hatırlatıyor. Son dönem uçak ve helikopter kazaları gündemin öncelikli maddelerinden… Son olarak BBP Genel Başkanı Sayın Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekileri taşıyan helikopter kazası ve uzun süre enkaza ulaşılamaması bu başlığı kullanmamıza sebep oldu.
Teknolojik imkanlar ve insan takati, bazı durumlarda çaresiz kalıyor. Bu ve benzeri durumlar, insanın her şeyi idare edebileceği zannını, tekrar gözden geçirmesine zemin hazırlamalıdır.
Gerekli açılımların yapılabilmesi ve gelişimlerin sağlanması ayrı bir konudur. Teknolojik imkanlar etkili olarak kullanılabilmeli, bu noktada yapısal ve kurumsal merkezi tedbir alınmalıdır.
Kriz yönetimi de dikkatle üzerinde durmamız gereken bir durumdur. İletişim ve teknoloji çağında, çelişkili haberlerin ön plana çıkması, haber kaynakları ve değerlendirme kriterleri açısından tekrar gözden geçirilmelidir.
İçimiz kanıyor. 6 can önce kurtarılmayı bekledi. Nihayet bir şekilde enkaza ulaşılabildi ve donmuş bedenler hastanelerin soğuk yüzlü morguna ve oradan merasimlere taşındı. Devlet imkanlarına rağmen, köylü vatandaşlarımızın enkaza daha önce ulaşması, millet ve devlet arasındaki ilişkiyi yeniden düşündürmeye başladı. Ancak iyi hissedilmeli ki, tabiat ve iklim şartları çok çetindi, oraya ulaşanların bile hayati tehlikesi söz konusuydu. Helikopterler zorunlu iniş yaptı.
İnsan ve teknoloji haddini bilmeyi öğrenmelidir.
Kavanozda kendini deryada sanan balık,
Ne acı vahşet, mağrur ilimdeki kabalık.” N.F.K.

Bir yanıt yazın