EĞİTİM ve İŞBİRLİĞİ

Fırat Üniversitesi ve Elazığ Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile
EĞİTİM FAKÜLTELERİ’NDEN BEKLENTİLER VE İŞBİRLİĞİ İMKÂNLARI
konulu panel AKM’de yapıldı.
Panel Prof.Dr. Orhan Kılıç’ın oturum başkanlığında
Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Nihat Büyükbaş
Eğitim Fakültesi, Öğretim Üyesi Yrd. Doç.Dr. Bakır Arabacı
Ahmet Kabaklı Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü Fikret Ertan
Değirmenönü İÖO Öğretmeni İlhan İlter
Eğitim Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Yavuz Tanyeli’nin katılımıyla gerçekleştirildi.
Ahmet Kabaklı Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü Fikret Ertan konuşmasında
Eğitim Fakültelerinin tarihi gelişimine işaretle bu yolun, Daru’l-Muallimin ile açıldığını, sırasıyla; Köy Muallim Mektepleri, Köy Enstitüleri, Yüksek Öğretmen Okulu, Eğitim Enstitüleri ve Eğitim Fakülteleri haline geldiğine işaret etti.
Anadolu Öğretmen Liseleri ve Eğitim Fakülteleri işbirliğinin önemine dikkat çekti.
Yrd. Doç.Dr. Bakır Arabacı, konuşmasında;
20 Temmuz 1982’deki bir kanun ile öğretmen yetiştiren okulların MEB’ lığına bağlandığını ifade etti. 26 yıldır öretmen yetiştiren kurumlar bu şekilde devam etmektedir.
Eğitim Fakültelerinin görevi, iyi öğretmen yetiştirmektir.
Web sayfalarındaki misyonlarda süslü cümleler görebilirsiniz, önemli olan sonuçlarımızdır.
Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Türkiye çapında 5. sırada olduğunu ifade etti.
Öğretmen olabilmek için, KPSS, Tezsiz Yüksek Lisans önem arz ediyor.
Konferans Salonunu dolduran öğrenciler çiçek bahçesi gibi… Keşke her zaman bu salonları şenlendirseler.
Fırat Eğitim mezunu Değirmenönü İÖO Öğretmeni, İlhan İlter, öğretmenliğin bir peygamberlik mesleği olduğunu ifade etti.
Öğretmenlik mesleği, vicdan ile yakından ilgilidir. Performans ödevlerinde problemler yaşanmaktadır. Sınıf yönetimi, bilgiden ziyade kişilik ile yakından ilgilidir. Teorinin pratiğe aktarılması önemlidir.
Köy sosyolojisi, batıdan gelen, köy hayatını bilmeyenler, bu noktada psikolojik ön hazırlıklı olmalıdırlar.
İdari faaliyetler, idari, yönetim, resmi yazışma konusunda dersler verilebilir. Müfettişlerden bu noktada istifade edilebilir.
E-Okul, Elektronik Okul Sistemi; birçok işlem bu sistem üzerinden yürümektedir.
İhtiyaca uygun derslerin, müfredata konulması gerekmektedir.
Öğretim materyalleri, rahatlıkla kullanılabilir hale gelmelidir.
Hizmet içi eğitimler, bu noktada önem arz etmektedir.
Hayat boyu sürekli eğitim anlayışı her daim devrede olmalıdır.
Çevrimiçi eğitim imkânları, gerekli donanımları hayata geçirmekle mümkün olabilir.
Alternatif çözümler, eğitim sahasındaki problemleri çözme noktasında uygulanabilmelidir.
Oturum Başkanı, Rektör Yrdımcısı Prof.Dr. Orhan Kılıç
Enformatik donanımım her kişi tarafından kullanılabilmesi için not aldığını ifade etti.
Eğitim Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Yavuz Tanyeli
Öğretmenlik mesleği, eğitim fakültelerinde öğretilmektedir.
Yapılandırmacı yaklaşım, öğretmeni danışman kabul eder, katılan, tartışan aktif öğrenciyi ön plana çıkarır.
Başarılı öğretim; eğitim programı, alanda uzmanlaşma, müfredatı iyi bilmekle mümkün olur.
Teori ile pratik birbiri ile uyum halinde olmalıdır.
Düşünceleri özgür olarak paylaşabilen kişiler yetiştirilmelidir.
Becerileri, uygulama ile geliştirebilmek gerekir.
Alan bilgisi önemlidir. Gereksiz ders ve konular söz konusudur.
Fiziksel İmkân ve Donanım:
Öğretme ortamlarına uygun bir eğitim gerekir.
Bilişim çağında, interneti etkin kullanabilmek gerekir.
Sosyal ve Kültürel etkinlikler, kültür, sanat, edebiyat vs. sahalarını içermelidir.
KPSS imtihanına hazırlık, öğrencileri eğitim sahasından uzaklaştırmaktadır. Bu imtihan sistemi ve içeriği bir problem olarak görülmektedir.
“Toplumda bir sorun görünce, sebebini eğitim sistemi ve ailede arayınız”
Nihat Büyükbaş Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü
Milli Eğitim Bakanlığı ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü çalışmaları ile ilgili verdiği bilgilerde, Eğitim Fakültelerindeki eğitimin durumuna dikkat çekti.
Sorunların biraz geniş sahayı kapladığını ifade eden Büyükbaş, 2008 OKS imtihanında 100 soruyu tam doğru olarak cevapladığı halde, Türkiye birincisi çıkaramayan Elazığ’ın probleminin ölçme ve değerlendirmeden kaynaklandığını söyledi. Bu duruma Müzik ve Resim dersinden alınan 3’lerin sebep olduğunu ifade etti. Müzik ve Resim öğretmenlerinin de ölçme ve değerlendirme öğrenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Öğretmen kaynağımız iyi yetişmediğinden problemler yaşanıyor.
Mesele geldi kurumlar arası koordinasyona…
Milli Eğitim Bakanlığı bu hantal yapısı ve imkânlar ile en iyisini yapmaya çalışıyor.
Anaokulu ve diğer okullar ziyaret edilebilir. Öğrenciler neler ile karşılaşacaklarını bilerek yetişirlerse verimlilik ortaya çıkabilir.
Okullar hayat boyu lazım olacak bilgileri veremez. Yeni gelişmelere uyum, hayat boyu sürekli öğrenim ve hizmet içi eğitimler ile sürdürülmelidir.
Yeni mezun olan bir öğrenci, bir köy okuluna müdür yetkili olarak atanırsa nasıl hizmet üretebilir?
“Haydi Kızlar Okula” kampanyası eğitimdeki eksikliği gidermek için yapılıyor. Bu faaliyet esnasında, 4 öğrenci alabilmek için, bütün ihtiyaçları karşılanmasına rağmen, aile reisi 2 hafta sonra geldi, “bana iş verin yoksa çocuğumu okuldan alacağım” dedi. Bu anlayışın düzelebilmesi için eğitim ve kültürlenme gerekmektedir.
Öğretmen, ihtiyaç ve kapasiteye göre alınmaktadır. Diplomaya sahip olmak o işi yapabilirsiniz anlamına gelmiyor. En iyiler arasına girmek gerekiyor.
Eğitim Fakülteleri’ne girebilmek için, Anadolu öğretmen lisesi öğrencilerine ek puan ve ilk 5’e girebilenlere karşılıksız burs verilmektedir.
Eğitim Fakültesi’ne gezi düzenlenmelidir. Bir koordinatörlük bu noktada hizmet verecektir.
Sosyal faaliyetler, arz talep meselesidir. Kim, neye, ne kadar, ilgi gösteriyor?
“Marifet iltifata tabidir, müşterisiz meta zayidir.”
Öğrenci kulüpleri bu noktada önem arz etmektedir. Tiyatro Kulübü’nün 24 Kasım’da etkinlikleri olacaktır.
“Öğrencilerin getirdiği her türlü öneri değerlendirilecektir.” Fırat Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Prof. Dr. Orhan Kılıç
Not: Bu yayın panel esnasında canlı yapılmıştır.

Bir yanıt yazın